25 Ocak 2016 Pazartesi

KARDEŞ !

      Her gün gördüğün bir insana ne anlatabilirdin ki? Hiçbir şey. Üzülüyordum bu duruma, dinlediğim konuşmaların benimle yapılması gerektiğini düşünüyordum. Bencildim belki. 15 yıldır tanışıyorsun, 2 yıldır tanıştığın insana anlattığın şeyler benim bildiklerimden fazlaysa eğer, bencildim ben. Dinliyordum oysa ki onları. Haberleri yoktu. Benden bile bahsettiler. Zoruma gitti. Oysa ki benle konuştuğunda kimseden bahsetmezdi. Genelde konuşmazdık zaten. Konuşsak bile benim açtığım bir konudan bahsederdik. Pek konu açmayı sevmem. Ne haber, iyiyim… Budur benim sunuşum. Yine de çok konuşmayı denerdim yanında, tanıyordum çünkü onu. Onun da beni tanımasını isterdim. Benim kadar konuşsun benimle, bir şeyler paylaşsın isterdim. Neyse ki artık istemediğinin farkındayım. Bunun karşılığında ben de ona bir şey sunmama taraftarı olmaya başladım. Pes edişti bu. Fırçamda ki son boyaları kullanmıştım onun için, o ise gelip bir parça boya hediye etmemişti bana. Yine de teşekkür ederim. İlgili gibiydi, ama ilgili değildi. Rol yaptığının farkına vardığım zaman anladım her şeyi, pes ettim artık, son fırça darbelerimi bile vurmadım ona.